Rus jetini vurup düşürmek dışında bir seçenek yok muydu? Diplomatik baskıya devam edilemez miydi? Türk F-16’sı, onunla aynı hızda olan Rus jetine yaklaşıp eskort edemez miydi?

Diye soruyoruz… Rus ajanı mısın diyorlar.

El cevap:

Hayır ben ‘ergenekoncuyum’, ‘balyozcuyum’, ‘medeni ölüyüm’, ‘terör destekçisiyim’, ‘darbeciyim’, ‘Türk ordusunun subaylarına aşık bir vesayetçiyim’, ‘postal yalayıcısıyım’, ‘cemaat düşmanı ve o nedenle din düşmanıyım’, üstüne bir de ‘Kürtçüyüm’… E dolayısıyla yıllar içinde bana yapıştırdığınız tüm bu etiketlerden sonra henüz Rus ajanı olmaya vakit bulamadım!

**

Ruslar hele de başında Putin gibi kontrolsüz bir lider varken Suriye’de Türkiye’yi daha da zor duruma sokacaktır… Gibi son derece basit bir çıkarım yapıyoruz

Milli ve yerli değilsiniz diyorlar.

Aralarından en kalitelisi dün bana ‘Sorospu Çocuğu’ tanımlamasını layık görmüş.

Ne de güzel yakışıyor ağızlarına yüzlerine bu laflar…

Bakınız çukur sakinleri…

Bildiğim kadarıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin birer vatandaşıyız, kimsenin tebası değiliz.

Tüm vatandaşları ilgilendiren bir krizi sorgulamak en doğal hakkımızdır.

Milli ve yerli olan budur.

O yüzden ‘milli ve yerli olmakla övünen ve fakat memlekete en büyük zararı veren akılsızlar ordusu’ cımbızlarını hazırlasın, devam edeceğiz.

**

-Rus jetini düşürmeden bir hafta önce ve düşürdükten hemen sonra hükümetin öne çıkardığı Bayırbucak Türkmenleri var ya… Rusya onların üzerine daha agresif bir biçimde gitmeye başladı bile. Dün sabah itibariyle Bayırbucak bölgesindeki Kızıldağ, Rus askerlerinin yardımıyla yeniden Esad rejiminin denetimine geçti.

-Çarşamba akşamüstü İHH Suriye’ye yardım taşıyan TIR'ların vurulduğunu açıkladı bir tweet ile. Reuters, TIR konvoyunun Kilis’ten Suriye’ye girdiği sırada vurulduğunu geçti. Anadolu Ajansı 20 TIR'ın yandığını, 10 kişinin öldüğünü 7 kişinin de yaralandığını bildirdi. TIR'ları vuran Ruslar mı sorusuna Türkiye’den yanıt yok. Fakat olayın özü şu: Türkiye’den gelen ihracat malzemeleri genelde Öncüpınar kapısında Türk plakalı araçlardan Suriye plakalı araçlara naklediliyor ve Suriye’ye sevk bu şekilde yapılıyor. Yani vurulan TIR'lar Suriye plakalı fakat malzemelerin çıkış noktası Türkiye. Bunu da bilmeyen yok.

-PYD’nin silahlı kolu YPG’nin sözcüsü Redur Halil dün şöyle bir açıklama yaptı: “Kamışlı’nın üstünde Türkiye’ye ait olduğunu tahmin ettiğimiz iki helikopter tespit ettik. Özellikle petrol bakımından zengin olan Rumelan ve Tel Adas tarafında. Helikopterler daha sonra kuzeye Türkiye’ye doğru hareket etti. YPG olarak Türkiye’yi uyarıyoruz. Bir kez daha Suriye Kürdistan hava sahası ihlal edilirse gerekli adımları atarız.”

Buyrun bakalım…

-Bu arada memleketin içi de pek muntazam! Silvan’dan sonra 14 gün boyunca Nusaybin’de sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti. Yasak dün Nusaybin’de kalktı fakat Derik’te başladı: “İlçemizde terör olayları nedeniyle vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması, bozulan huzur ve asayiş ortamının tekrar tesis edilmesi için ilçe merkezinin tamamında bugün akşam saat 17:00'ye kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir.”

Böyle mi olacak, Kürt sorununun çözümü? Her gün bir ilçeyi dünyaya kapatarak mı? Aç-kapa yaparak mı?

**

Sadece iki-üç günü kapsayan bu bilançoya baktığınızda siz ne görüyorsunuz bilmiyorum ama bana göre endişenin resmidir.

Ortalama Amerikan neo-con’u gibi ‘Obama’nın yapamadığını biz yaptık, Ruslar'a haddini bildirdik’ diye sevinen arkadaşlar bu resme bakmamayı tercih ediyor olabilir tabii.

Amma velakin en büyük vaadi istikrar olan bir iktidarın dikkatle bakması faydalı olacaktır.